Diller


Mezun Haberleri

Mezun görüşleri için tıklayınız.

MEZUNLARIMIZIN YAYINLARI

                                            

Muslims in Europe: The European Union Solving Social Conflicts (Avrupa’daki Müslümanlar: Toplumsal Uyuşmazlıkların Çözümünde Avrupa Birliği) -  Alexandru Balaş 2006 Bahar Dönemi Mezunu

Avrupa Birliği’nin uyuşmazlıkları dönüştürme yaklaşımları en çok Orta ve Doğu Avrupa’nın Avrupalaştırılma süreci çerçevesinde dikkat çekmiştir. Avrupa Birliği’nin kendi içinde meydana gelen toplumsal uyuşmazlıklarda yapısal dönüşüme üçüncü şahıs olarak müdahil olması hakkında bilinenler ise azdır.

Avrupa Birliği’ne üye olan devletlerden birçoğu son on yılda Müslüman cemaatleri içeren toplumsal uyuşmazlıkların artışına tanık olmuştur. AB’nin kurum ve kuruluşları Avrupa geneline yayılan böylesine kapsamlı bir uyuşmazlığa müdahale etmeye en uygun yapılardır. Avrupa Birliği, üçüncü şahıs olarak, üye devletlerin yapılarını değiştirmeyi hedefleyen yönetmelikler ve politikalar vasıtasıyla bu uyuşmazlığı gidermek için yapısal dönüşüm yaklaşımından istifade etmektedir. Öte yandan, Avrupa Birliği’nin üçüncü şahıs olarak müdahalesi üye devletin siyasi yapılarının talep edilen yönetmelik ve politikaları benimseme kapasitesine bağlıdır.

Araştırmanın temel sorusu şudur: “Siyasi fırsat yapıları Avrupa Birliği bağlamında üçüncü şahıs müdahalesi sürecini etkilemekte midir?” Siyasi fırsat yapıları devlet üstü düzeyden gelen üçüncü şahıs müdahale mekanizmalarının işlevini kolaylaştıran ya da zorlaştıran kurumsal düzenlemelerdir (merkeziyetçi veya ademi merkeziyetçi). Kurumsal düzenlemelere bağlantılı olarak siyasi kültür de göz önünde bulundurulmaktadır. Üçüncü şahıs müdahale süreci iki safhadan oluşur: AB yönetmeliklerinin ulusal düzeye aktarılması ve AB yönetmeliklerinin uygulanması.
Balaş’ın kitabında karşılaştırmalı vaka çalışmaları (Fransa ve İspanya) ile ikincil veri analizi yöntemleri kullanılmıştır. Çalışma neticesinde, siyasi yapıların AB yönetmeliklerinin aktarım ve uygulama safhalarında üçüncü şahıs müdahalesini etkiledikleri, ancak etkinin beklendiği kadar kuvvetli olmadığı anlaşılmıştır. Bu anlamda, Avrupa Birliği’nin Avrupa’daki Müslüman cemaatlerine ilişkin uyuşmazlıklara yönelik uyuşmazlık çözümü eylemleri söz konusu AB ülkesinin ne dereceye kadar merkezi ya da federatif olduğuna bakılarak bir miktar düzeltilmiştir.

The Syrian-Turkish Water Conflict in the Rapproachment Period: A Historical Chance for Revolution? (Yakınlaşma Döneminde Türkiye-Suriye Su Sorununun Analizi: Çözüm için Tarihi bir Fırsat mı?) -  Murat Bayar 2006 Bahar Dönemi Mezunu

Bu çalışma yakınlaşma döneminde Suriye ile Türkiye arasındaki su ihtilafının çözüm potansiyelini sorgulamaktadır. Türkiye-Suriye Su Vakaları Veritabanı Fırat’ta üst kıyıdaş ülke konumunda olan Türkiye’nin mevcut durumu sürdürmekten yana olduğu, oysa Suriye’nin bir çıkmaza girerek nihai bir çözüme sıcak baktığını göstermektedir. Bayar’ın çalışması Türkiye’nin mevcut durumu korumak pahasına geleceği düşünmediği ileri sürüyor; oysa mevcut durumun gelecek yıllarda sürdürülmesinin mümkün olmadığını gösteren iki temel neden mevcut. Öncelikle, aday ülke konumunda olan Türkiye Suriye’nin (ve Irak’ın) taleplerine olumlu yaklaşan Avrupa Birliği su çerçevelerine uymakla yükümlüdür. İkincisi, Kuzey Irak’ta özerk bir Kürt devletinin ortaya çıkması Türkiye’nin GAP bölgesinde istikrarı muhtemelen sarsacaktır. Bu bağlamda, Türkiye pazarlık gücü henüz en üst düzeydeyken Suriye’yi yanına çekmek için tarihi bir fırsata sahiptir. Bu iki ülkenin işbirliği içinde olması bölgenin tarımsal ve endüstriyel gelişimi açısından zaten yetersiz olan kaynaklarının daha iyi kullanılmasını sağlayacaktır. Bayar’in kitabı dünyanın en uzun süren su ihtilaflarından birinin siyasi, sosyoekonomik, askeri ve çevresel yönlerini anlamak isteyen okurları hedeflemektedir.

Addthis